Ceylan Emre

Bize biraz kendinizden bahseder misiniz, nerede yaşıyor, neler yapıyorsunuz?
Kendimden bahsetmeden önce teşekkür ederek başlamak istiyorum, hatırlanmak güzel bir şey.. İstanbul’da yaşıyorum ve Işık Üniversitesi’nde kültür işleri uzmanı olarak çalışıyorum. Basketbolu hala tam olarak bırakamadım, aslında bir sene önce fiilen bıraktım ama hala gelen teklifler insanın aklını çelebiliyor, basketboldan kopmak hiç kolay değil..

Galatasaray maceranız nasıl başladı? Ne zaman transfer oldunuz, kaç yıl oynadınız?
Galatasaray’a geldiğimde kaç yaşındaydım hatırlamıyorum J Aslında ailem beni sokaklarda futbol maçlarından kurtarmak için, biraz da zorla Galatasaray’ın basketbol okuluna yazdırdı. Yaz sonunda yapılan seçmelerle o dönem kurulan Yıldırım Bosna Spor Kulübü’nde oynamaya başladım. 83 ve 84 doğumluların küçük takım oynadığı iki seneyi orada geçirdikten sonra, kendi yaş grubumun küçük takım senesinde Galatasaray’a geldim. Sonra tüm altyapıyı oynayarak, biraz da yaşanan maddi olumsuzluklar sebebiyle genç yaşımın son senesinde A takımda oynama fırsatı buldum. Daha sonra ikinci lige düştüğümüz ve çıktığımız iki sezonu daha bitirip, 2006-2007 sezonunun ortasında takımdan ayrılmak durumunda kaldım.

O dönemde kimlerle oynadınız? O yıllardaki Galatasaray’ın durumunu biraz anlatır mısınız?
Altyapıda o dönemler insanların efsane jenerasyon diye adlandırdıkları 84 doğumlu oyuncularla birlikte oynadım; Gülçin Cantekin, Seda Tekindağ, Tuğba Taşçı, Roksan Kunter, Burcu Turan, Belgin Onbaşı, Gamze Kandemir, Saynur Tozlu ve adını sayamadığım pek çok kaliteli oyuncu.. Bence pek çoğumuz hak ettiği yerlere gelemedi, biraz şanssız bir döneme denk geldiğimizi düşünüyorum. Çok küçük yaşta, kimsenin gelmek istemediği bir dönemde A takıma çıkıp, düşen takımın oyuncuları olduk çoğu kişiye göre. O dönemde yaşanan sıkıntıları en yakın siz biliyorsunuz zaten, Gsbasket.org ailesi her zaman yanımızdaydı.
Biz altyapıda oynarken A takımda oynayan ablaların hepsine çok büyük bir hayranlık duyardık. Daha yıldız yaşım yeni bittiğinde bir yaz Derya Abla ile antrenman yapma fırsatım oldu. Yıllarca hayran olduğun bir insanın karşısında sahada olmak, onun her hareketini incelemek, açıkçası kendinin ne yaptığından çok onun yaptıklarıyla ilgileniyor olmak çok enteresan bir duyguydu.
Tabii bir de Çelen Abla.. Onunla bir sezon aynı takımda oynamış olmak hala en çok gurur duyduğum şeylerin başında geliyor. Herkese nasip olabilecek bir şans değildi, yıllar sonra benim ablalık yapmam gereken takımlarda her zaman örnek verdiğim tek isim O oldu.

Galatasaray’da unutamadığınız bir anı bizimle paylaşır mısınız?

Pek çok güzel anım var Galatasaray’da ama unutamadığım anım tabii ki en kötü olanı.. 2005 yılı, düştüğümüz sezon. Son maç nasıl olduysa Fenerbahçe’ye kafa tutmuştuk ama gücümüz yetmemişti.. Soyunma odasına girdiğimizde diğer maç bitti ve düşmedik diye haber gelmişti, çok sevinmiştik. Fakat sonrasında haber yanlış çıkıp da düştüğümüzü öğrenince yıkılmıştık hepimiz. O günü tabii ki unutamıyorum.

Unutamadığınız maç hangisi? Neler yaşandı anlatır mısınız?
Aslında kendi adıma en unutamadığım maç daha 17 yaşındayken Botaş deplasmanında Andrea Stinson’ın karşımda olduğu ve onu geçip turnike attığım maç. Bence küçük olduğum için biraz izin verdi bana :) Ama çocukluğun boyunca hayran olduğum oyuncu karşımda dururken dizlerimin hala tutuyor olması bile bir başarı bence :) Gerçi o maç bir dakika bile sahada kalmamıştım sanırım, o yüzden o maç sayılmaz :)
Düştüğümüz sezon Abdi İpekçi’de oynadığımız maç, sanırım Ceyhan maçıydı. Maçı unutamadım ama kime karşı oynadığımızı tam hatırlamıyorum. Kazanırsak ligde kalmayı garantiliyorduk, çok iyi oynuyorduk ve son çeyreğe on sayı gibi bir farkla önde girmiştik. Bizden sonra Fenerbahçe-Beşiktaş erkek maçı vardı ve bir anda iki takımın da taraftarları bir olup bize on dakika boyunca sevgilerini(!) ilettiler. Hakem de etkilendi tabii ki ve maçı kaybettik. Babam yine sahaya girmişti o maçta, altyapıda çok yaptığı bir şeydi ama A takım seviyesinde onun için de bir ilk olmuştu :)

Galatasaray’da en mutlu olduğunuz olay?

Galatasaray’da altyapı sezonlarımız hep çok başarılı ve mutlu geçti, tek bir olay anlatabilmem zor. A takım zamanlarını da biliyorsunuz zaten, çok çok mutlu geçti diyemem. 10 sene geçti zaten üzerinden, yaşlandım artık :)

Galatasaray’da yaşadığınız en üzücü olay?
Bu soruyu cevaplamak biraz zor. İkinci ligde oynadığımız ve sonrasında lige çıktığımız sene olan değişim ve ayrılma kararını almak zorunda olmam diyeyim..

Birlikte oynamaktan en çok zevk aldığınız oyuncu?
Galatasaray’da oynarken en keyif aldığım iki oyuncu Gülçin Cantekin ve Gamze Kandemir’di. Daha sonraki senelerde ise Pelin Gürçavdı. Bu üç oyuncuya her zaman güvenebilir, gözüm kapalı pas verebilir, arkamda bile olsalar nereye gideceklerini bilebilirdim.

Karşısında oynarken zorlandığınız oyuncu?
Crystal Smith. Çok hızlı, tutması ve peşinden koşması çok zor bir oyuncuydu :)

Oynadığınız zamanlarda idolünüz ya da en beğendiğiniz oyuncu?
Derya Abla. Bence benim oynadığım dönemlerde, öncesinde ve sonrasında en iyi playmaker ve en iyi kaptan o..

Şu anda en beğendiğiniz yerli ve yabancı oyuncu/oyuncular?
Lindsay Whalen, Alba Torens, Birsel Vardarlı

Aktif Basketbol hayatınızda beraber çalıştığınız en iyi koç kimdir, ne gibi farklılıkları vardı?

Ekrem Memnun tabii ki.. Çok sevdiğim antrenörlerim oldu ama onunla çalışmış olmak benim için çok büyük bit şanstı. Sanırım 2001 yılında Amerika’ya özel bir turnuvaya gitmiştik, o zamanlar da bence en iyi koç Ekrem Abi’ydi ama o yine de çantalar dolusu kitap almıştı oradan basketbol ile ilgili. Bugün geldiği noktaya kimse şaşırmıyordur herhalde.

Aktif olarak basketbol oynadığınız dönemlerde beraber oynadığınız oyunculardan bir beş yapmanızı istesek?
Benimki daha çok oynamaktan keyif aldığım oyuncuların beşi olacak sanırım, o yüzden kendim de varım içinde :) Ben, Gülçin Cantekin, Pelin Gürçavdı, Nihan Demirkol ve İlknur Dumlu.

Sizce şu anda aktif olarak basketbol hayatına devam eden sizin mevkiinizde oynayan en iyi oyuncu kim?

Birsel Vardarlı. Ama Nilay Kartaltepe’yi izlemek hala çok büyük bir keyif.

Galatasaray kadın basketbol takımının şu andaki durumunu hakkında düşünceleriniz?
Gurur kaynağı. Umarım bu oluşuma katkıda bulunan insanlara hak ettikleri değer verilir ve böyle devam eder..

Basketbol hayatınızda “keşke” dediğiniz bir olayı anlatır mısınız?
Keşke Galatasaray’dan ayrılmasaydım diyorum tabii.. Şu anki aklım olsa, daha profesyonel davranırdım da diyemiyorum aslında, çünkü biraz kişilikle ilgili bir olay sanırım :)

Basketbol kariyerinizde düşündüğünüz hedeflere ve başarılara ulaşabildiniz mi?

Ben en önemli dönemde okul ve basketbol arasında kaldım, ikisini de bırakamadım ve öyle yürütmeye devam ettim. Böyle olunca kariyerim ikinci ligde devam etti ama orada güzel yıllar geçirdiğimi ve ikinci ligde ulaşabileceğim tüm başarılara ulaştığımı düşünüyorum. Sonrasında, birinci ligden teklif aldığım iki seneyi de artık evlenmiş olduğum için değerlendirmeyi tercih etmedim ama gerçekçi olmak gerekirse artık gençken hayal ettiğim hedeflere de o zamandan sonra ulaşamazdım zaten.

Genç oyunculara neler tavsiye edersiniz?
Çalışsınlar :) Artık basketbol eskisinden daha çok fiziksel özelliklerin farklılıklar yarattığı bir spor haline geldi, o yüzden disiplinli ve bilinçli bir şekilde çalışmak bence onları başarıya götürecek en önemli faktör.

GSbasket.Org hakkında düşünceleriniz?

İyi günde ve kötü günde takımının yanında olan, gerçek Galatasaraylı “insan” topluluğu. Kimsenin sahip çıkmadığı dönemde bizlerin yanında her maçta, her deplasmanda sizler vardınız. Basketbolu gerçekten biliyor ve olayları objektif bir şekilde değerlendiriyor olmanız da sizin önemli bir özelliğiniz bence. Belki biraz taraflı bir yorum gibi görünüyor bu ama zor zamanlarda yanımızda olan ve bugün hala kardeş gibi olduğumuz insanların hakkını teslim etmek gerek :)
 
Altyapıdan gelen oyunculara verilen destek bizde hep farklı olmuştur. Taraftar olarak daha iyi bir noktada görmeyi umuyorduk Ceylan´ı. Ama gerek şubeye en az ilginin gösterildiği dönem olması gerekse kendisinin beklenen patlamayı gerçekleştirememesi ayrılığı beraberinde getirdi. Birinci lige çıkmamızda verdiği katkı için teşekkür ederim #ceylan5 .

Ve röportajın en güzel ama şaşırtmayan bölümü; Ekrem Hoca´nın ABD dönüşü getirdiği kitaplar...
 

Üst