Artık yeni bir başlık açmak gerek sanırım yeni başkan ve yönetim için. Ne olursa olsun üstümüzdeki ölü toprağını atma adına olumlu bir gelişme Ünal Aysal'ın gelişi. Politik değil, düz konuşan, yaptığı işi önemseyen bir görüntü çizdi bende. Centilmenlikte Özhan Canaydın'dan geri kalmayacağı ortada. Canaydın da lafını esirgemezdi, Ünal Aysal da öyle görünüyor. "Beni para bulmam için seçti genel kurul, daha doğrusu bu sorunları çözmemiz için" diyerek, uzun yıllardır kulübün üstüne sinmiş olan 'başarı için sabretmek gerek' düşüncesini bir anda silmesi bence en önemli başarısıdır. Henüz 24 saatlik bir başkan olmasına rağmen Galatasaraylılık adına en az 24 olumlu hareketi vardır. Sorulara verdiği yanıt, kendi sorduğu sorular, taraftarın beklentileri karşısında tavır vs...
Bu seçimde tek bir kaybeden vardır: Ne Turgay Kıran ne de Mehmet Helvacı, o da sayın Adnan Polat'tır. Böyle bir ortamda bile genel kurula gelmeyerek ne yazık ki taraftarın da gözünden yavaş yavaş silinmeyi kabul etmiştir. Oysa kendisinden daha yüksek bir oyla seçilen yeni başkanı alkışlayabilirdi. Galatasaray taraftarı, ligi 14. bitirmeyi kabul edebilir ama 3-5 bürokrata sevimli görünmek adına koskoca bir camiayı aşağılamayı kabul edemez.
Yeni yönetim hiçbir şey yapmasa bile bir günde oluşturduğu şu görüntüyle, eski yönetime adeta yöneticilik dersi vermiştir kanımca.