2022-2023 Galatasaray Kadın Voleybol Takımı

Her ne kadar Mete Bey Cuttino için umutlu olsa da ben bize katkı sağlayacak bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum. Mevcut antrenör ve idari ekip devam edecekse fazlasını da beklemiyorum.
 
Şube bütçesi artmadan oyuncu olarak kim gelirse gelsin hedefimiz ilk 4 olur,şampiyonluk olmaz.
Önce bütçe artmalı, ardından kaliteli transferler yapılmalı.
Şu an ne kadar tartışırsak tartışalım takım maksimum 4.olabilir ki THY bu kadar formda iken onu da yapabilir miyiz emin değilim.
 
Her ne kadar Mete Bey Cuttino için umutlu olsa da ben bize katkı sağlayacak bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum. Mevcut antrenör ve idari ekip devam edecekse fazlasını da beklemiyorum.
Görüşünüze kesinlikle saygı duyuyorum Muhammet bey. Bir yanlış anlaşılma olmaması için konuyu biraz açıyorum. Cuttino, daha düne kadar Galatasaray gündemine düşmemişti. Genellikle transfer, oyuncu veya taraf olan kulüper tarafından gündeme getirilmeden veya onaylanmadıkça, sadece söylenti veya dedikodu düzeyinde kalmakta ve bu nedenle de konuyu ciddi olarak düşünmemekteyim. bu kapsamda da Cuttino alındı ve yaşadık diye de değerlendirmiyorum. Sadece, oyuncu kapasitesine bakarak ve geçmiş tecrübesini de göz önünde tutarak, kendimce bir değerlendirme yapıyorum.
Takımın başarısı, çeşitli kriterlerin bir araya gelmesi ile mümkündür. Bunlar; 1- Oyuncu kalitesi 2- Teknik heyet 3-Kulüp Yönetimi 4- Canlı takım ruhu.
Hali hazırda, elimizde farklı özelliklere sahip farklı mevkilerde oynayan iyi oyunculara sahibiz. Bu kadroyu zenginleştirip geliştirebilmek de teknik heyetin görevidir. Cuttino ile ilgili yorum yaparken, kalitesi, tecrübesi ve çok yönlülüğünü dikkate alarak, belli koşullarda takıma önemli katkıda bulunabileceğini düşünüyorum. Belli takımlar karşısında, orta bloklarımız yeterli gibi görünürken, hücumcularımız ne yazık ki blok konusunda biraz zaafiyet gösteriyor. Bu bağlamda Cuttino, hem hücumda hem bloklarda etkili olabilecek bir oyuncu izlenimi veriyor. Tabii ki önemli olan, olası transferi durumunda, bu oyuncunun teknik heyet tarafından nasıl kullanılacağını bilemediğim için birşey diyemiyorum. NCAA istatistiklerinde pek görünmeyen ama yine NCAA istatistiklerinde, çok yüksek vuruş yüzdesine sahip Marin Grote'nin, çok zekice bir şekilde Dehrican hoca tarafından, takımımıza karşı saklanıp, bir anda devreye sokulması ile, 3-0 dediğimiz Sigorta Shop maçını, az daha kaybediyorduk. Teknik yönetici becerisi ve oyuncu kalitesi, işte bu gibi durumlarda ortaya çıkıyor. Kulüp yönetimi de, Teknik yönetim ile uyum içerisinde, gerekli noktalara, gerekli transferlerin yapılmasından sorumludur. Son olarak da transfer edilen oyuncunun ve diğer tüm oyuncuların takım kimyası, takım ruhu ve takım dayanışmasına uyumu (sorumluluk) önemli. Yani özet olarak, başarı veya başarıszlığı çok yönlü olarak incelemek gerekir. Faturayı bir veya iki noktaya göndermek, biraz kolaycılık gibi geliyor.
Son olarak, şahsen Ataman hocanın, bilgisiz ya da takımı yönetemeyen birisi olduğunu düşünmüyorum. Daha fazla, çok sınırlı kadro ile, çok fazla alternatif üretemeyen ve bunun sıkıntısını yaşayan bir hoca olarak değerlendiriyorum. Ebette o da insan ve bazı hataları olabilir, ama hangi hoca yapmıyor ki? Ataman hocayı, kişisel olarak eleştirebileceğim ve hatta bazen sinir olduğum tarafı, oyunu kenardan izlerkenki durumu. Takım kazansa da kaybetse de, maçın her anında, kollarını bağlayarak volta atması veya sağ dirseğini sol avucundan destek alarak sağ el parmaklarını yüzüne dayaması, adeta çaresizlik içindeki bir adam izlenimi veriyor. Keşke takımı ateşleyecek bir vücut dili ile hareket ediyor olsa. Belki abartıyor olabilirim ama bu da onun kişiliği deyip geçelim:)
 
Vakıfbank ve Galatasaray arasında gerçekleşmeyen takasın detayı;

📌Ayçin Akyol'a karşılık Alexia Carutasu ve Buket Gülübay

Egonu'nun sözleşme yenileme sürecindeki karışıklık sebebiyle takas gerçekleşmedi.

(Volleynews)
 
Konu ile ilgili kaç gündür düşünüyorum da, henüz net bir fikire ulaşamadım. Alexia'nın zorunlu olarak Vakıf Bank'a dönmesine, en çok üzülenlerden birisiyim. Bazı defansif zaaflarına ve zaman zaman oyundan düşmesine rağmen, oyun zekası ve yırtıcılığını, çok büyük bir keyifle izliyordum. Keşke takas değil de, başka yollardan geri alınabilse diye düşünüyorum. Takas sonucu Ayçin'in gitmesi fikrine, eğer Jovana Stevanovic gibi bir orta alınmayacaksa, pek sıcak bakmıyorum. Hem 2022-23 istatistikleri hem de yerli oyuncu olması, önümüzdeki yıl kurulması tasarlanan kadro için büyük bir avantajdır diye düşünüyorum. Hala, pek olası görmememe rağmen, Anthi'nin adının THY ile anılması ve gerçekleşmesi olasılığı da, beni rahatsız ediyor. Pasör çaprazı Alexia, Anthi'nin istikrarlı bir şekilde, hem PÇ hem Smaçör olarak katkı ve sorumluluğunu yüklenebilirmi bilemiyorum. En azından, kadromuzun güçlü gördüğüm yanını (blok/kayarak hücum), belki daha da güçlendirerek, Anthi'nin elde tutulması ile birlikte, iyi bir PÇ takviyesi ve kadro derinliği için ilave kaliteli bir Pasör ve Libero ile, en az ilk 3'e oynarız diye düşünüyorum. THY ortalığı karıştırıyor gibi. Bir yandan Alexia (PÇ) talebi, bir yandan Anthi talebi, öte yandan Macris (Pasör) ve Julia Bergman (Smaçör) hamleleri ve Kiera Van Ryke'ın (PÇ) kulüple yeniden anlaştığı dedikodusu ile Ze Roberto'nun, bu oyuncuları kadro derinliği içerisinde nasıl kullanmak istediği başka bir konu ama Anthi'nin, kimsenin yedeği olmayı kabul etmeyeceğini de düşünüyorum. THY-Julia Bergman ve Galatasaray'ın alternatif PÇ ile ilgili düşüncemi de, rakamlarla daha sonra paylaşabilirim.
Tek dileğim, kulübümüzün futbol takımının yeni yapılanmasındaki başarılı hamleleri gibi, bu takıma yakışan kaliteli oyuncuları bir an önce belirleyip, gerekli girişimleri yapıp, transfer piyasasındaki en iyi oyuncuları bağlamaktır. Artık görülüyor ki, bu branş, tüm dünyada çok ses getirmeye başlamıştır ve bu branşa gönül veren herkes, Vakıf, Ecza, Fener ve THY hakkında konuşurken, artık pençelerimizin çıkma zamanı geldi ve hatta geçiyor. Galatasaray'a bu branşda şampiyonluğa oynamak yakışır ve başka hiçbir hedef ve sonuç, Galatasaraylı voleybolseverleri tatmin etmez. Bu hedef ve sonuç için ne gerekirse yapılmalı.
 
HİİÇ AMA HİİİÇ YAKIŞMADI. Dünkü Eczacıbaşı- Kuzeyboru maçını büyük bir keyifle izledim. Başa baş, dişe diş bir oyun. Kim kazandı kim kaybetti hiçbir önemi yoktu. Sonuçta bu bir yardım maçı idi ama güzel bir mücadele vardı.
Bizler, takımımızın nasıl daha iyiye götürülebileceğini konuşur ve hatta tartışırken, böyle bir düşüşü kabullenemiyorum. Eczacıbaşı daha dün oynadı ve 24 saat içinde 2. maçına çıktı. Biz'mi? Maalesef tel tel döküldük. Galiba belli oldu ki Anthi'nin kafası karışık ama bundan sonra da böyle oynamaya devam edecekse hiç oynamasın daha iyi. Hasta ise, veya başka bir sorun varsa, niye ilk 6da çıkıyor. Gamze ise şaka gibi. Atılan o kadar kötü pasın üzerine, bir de kıkır kıkır gülüyor ve neredeyse hiçbir müdahale yok. İlkin yırtınıyor, ona eşlik etmeye çalışan biraz Ayçin, biraz Logan, biraz da Bihter ama doğrusu birkaç hatası dışında İlkin'e bravo. Hele ki son set. Durum 8-0 ve sanki normal akışmış gibi ne bir mola ne bir uyarı. Saldım çayıra mevlam gayıra. Derhal bu maç sorgulanmalı ve önümüzdeki maçları dikkate alarak, gerekli önlemler alınmalı.
 
Popovic i geçen yıla göre daha iyi kullandık gitmese iyi olur
Bence de. Esas sorun da burada başlıyor ya...İstikrarlı başarı, iyi katkı yapan oyuncuların üzerine daha da iyilerini alarak, kadro derinliği yaratıp rekabeti artırmak suretiyle elde edilebilir. Bizim üzerimizdeki sıralarda yer alan takımlara bakıldığı zaman, herhangi bir maçta, kenarda oturan oyuncularını, aynı anda başka bir maçta oynatarak kazanabilecek kapasiteye sahip. Biz ise, kendi arasında antrenman yapacak iki dengeli tekım çıkarabilirmiyiz emin değilim. Bu yazdıklarım, sürekli oynayan takımı ve oyuncularını küçümsemek anlamına gelmesin ama geniş kadroya bakıldığında, maalesef gerçek bu. Bu durumun, taktiksel anlamda da, bir zaafiyet yarattığı da ayrı bir gerçek. Ayrıca ilk yarı sonuna doğru, çeşitli nedenlerle takımdan ayrılan teknik heyetteki gözle görünür boşluk da apayrı bir konu. Bakalım kulüp yönetimi, ne gibi önlemler alıp, nasıl bir hamle yapacak. Herşeye rağmen takımımızı destekleyelim ama şu an itibarı ile, bunca transfer dedikodusunun ortalıkta döndüğü süreçte, neredeyse yaprak kımıldamaması, hatta yaprak dökümü işaretleri (dedikodu da olsa), önemli soru işaretleri içermiyor değil.
 
Teknik kadromuzdaki eksik alenen belli umarım yakın zamanda gerekli eklemeler yapılır. Bu arada Vakıfbank Zeynep Sude Demirel i seneye kadro da tutacakmış. Sanırım Ayçin Akyol dan vazgeçtiler. Ayçin Akyol İlkin Logan etrafında bir takım kurulucak gibi duruyor. Vakıfbank yabancı pasör alacak gibi gözüküyor. Buket hamlesi bize çok iyi olabilir.
 

Üst