Galatasaray Yönetiminden Basketbol için Beklentileriniz

Herkese merhaba,

Sezon öncesi hazırlık döneminde pek çok Galatasaray taraftarı, Galatasaray'ın hazırlık maçlarının yayınlanması konusunda istekte bulunuyor ve bu konuda sıkıntılarını dile getiriyor. Ben buradan Galatasaray SK yöneticilerine ve basketbol branşı sorumlularına açık çağrıda bulunuyorum:
Eğer benimle direkt irtibata geçerseniz ben Galatasaray'ın hazırlık maçlarını şahsım adına hiçbir ücret almadan, Galatasaray'ın Youtube kanalı üzerinden bilabedel yayınlayacağımı bildiriyorum.

İrtibat için özel mesaj gönderebilirsiniz.

Saygılarımla,
Mustafa Oğuz Güven
 
simdi ben anlamadim buraya yazdigimiz mesajlar Gs yonetiminin mail adresine mi dusuyor ? yoksa baska yollarla mi ulasacak, okyanusta toplu igneyi bulma sansimiz daha fazla, ben okyanusa gidiyom arkadaslar :)
 
Yönetimden değil de ultraslan'dan beklentim Cska maçında koreografi hazırlamaları. Bir gösteri yapılırsa hem ilk maçtan tüm Avrupa'ya tribün olarak hazır olduğumuzu gösteririz hem de yeni oyuncularımıza hoşgeldin demiş oluruz. Koreografi'nin konsepti ise Strasbourg maçındaki gibi bütün salonda sarı kırmızı kartonlar olabilir ve ana tribünden 3 boyutlu bir resim çıkabilir. Bu resimde de Sinan'ın kupayı kaldırırken takımla birlikte aynı karede olduğu bir resim var.(Kombine kartların üstündeki resim) Altına da "Gücünü Tarihinden Al" yazılabilir. Tabi farklı konseptlerde olabilir ama bütün salon sarı kırmızı kartonlarda kapanınca çok hoş görüntü oluyor.
 
Doğru topic burası mı emin değilim ancak abdi ipekçide özellikle kritik euroleague ve derbi maçlarında sahanın uzun kenarında kalan tribüne göze çok batmayacak bir file çekilmeli. Çağdışı bir yöntem biliyorum ancak birkaç keko yüzünden tadımız kaçacak ve ciddi cezalar alma ihtimalimiz var. Euroleague nezdinde pek sevilmiyoruz, sabıka kaydımız kabarık ve itibarımız yeterince kötü. İşin kötü tarafı lafla, izahla düzgün maç izlemeye ikna edilmeyecek bir topluluk olduğundan herkesin göz zevkini bozacak bu uygulamadan başka bir çözüm gelmiyor aklıma. Oakada da bu tip bir file sistemi vardı bir ara, hala var mı bilmiyorum.
 
Çözüm adına bir öneriniz olmuş ama yakışmaz kardeş,onun yerine yönetim ve emniyet anlaşmalı hareket edip o tür taşkınlıkları yapan laftan anlamaz hırbalozları tespit edici teknoloji aletlerinin yardımıyla her önemli maçta yapanları belirleyip şöyle okkalı cezalar vererek uzaklaştırılmalı hemde bu uygulama yönetimin üzerine kalmaması yani yaramazların yönetimden bilmemesi sağlanmalı ciddi ve tutarlı olarak düşünülüp kararlı davranılırsa bunu başarabilirler ne yazıkki bu tür uygulamalar şart başka türlü çözüm göremiyorum.
 
Hocam sizin dediğiniz şekilde uzun vadede bir çözüm sağlanabilir ama bize çok daha kısa vadede iş yapacak bir önlem alınması lazım. Cska maçından sadece para cezasıyla yırttık ki ben şaşırdım buna. Sıradaki iki iç saha maçımız Kızılyıldız ve Fener maçları. İkisinin de mevzulu maçlar olduğu açık. Kızılyıldız maçını bir şekilde önde götürüp farkı açarsak ve gerekli anons-telkinler yapılırsa olaysız geçeriz ancak benim korkum Fener maçında. Fener de Cska gibi geçen seneden kadrosunu korumuş sistemini oturtmuş bir takım ve o maçı kaybetmemiz ihtimal dahilinde. 1-2 Tartışmalı hakem kararı, skorda 8-10 sayı geri düşmemiz biraz da rakip oyuncu tahrikleri sonucu o salon karışır, bunun da faturası çok ağır olur. 2-3 maç alacağımız ceza bile top8 yarışından direkt koparır bizi, sezonun tadı kaçar üstüne bizim kombinelere de yazık olur :) O yüzden yakışıp-yakışmamasını şu aşamada dert etmeyip gerekli önlemi almak gerekiyor.
 
Hocam sizin dediğiniz şekilde uzun vadede bir çözüm sağlanabilir ama bize çok daha kısa vadede iş yapacak bir önlem alınması lazım. Cska maçından sadece para cezasıyla yırttık ki ben şaşırdım buna. Sıradaki iki iç saha maçımız Kızılyıldız ve Fener maçları. İkisinin de mevzulu maçlar olduğu açık. Kızılyıldız maçını bir şekilde önde götürüp farkı açarsak ve gerekli anons-telkinler yapılırsa olaysız geçeriz ancak benim korkum Fener maçında. Fener de Cska gibi geçen seneden kadrosunu korumuş sistemini oturtmuş bir takım ve o maçı kaybetmemiz ihtimal dahilinde. 1-2 Tartışmalı hakem kararı, skorda 8-10 sayı geri düşmemiz biraz da rakip oyuncu tahrikleri sonucu o salon karışır, bunun da faturası çok ağır olur. 2-3 maç alacağımız ceza bile top8 yarışından direkt koparır bizi, sezonun tadı kaçar üstüne bizim kombinelere de yazık olur :) O yüzden yakışıp-yakışmamasını şu aşamada dert etmeyip gerekli önlemi almak gerekiyor.

Sadece para cezasıyla yırtmamıza sevinmemizin sebebi yerel federasyonun bizim kulüp aleyhine kötü niyetli olduğunun göstergesidir sebeplerini biliyoruz yazmaya gerek yok,yakışıp yakışmama mevzusu ise ister sizin öneriniz ister başka çözüm o maçlara kadar kısa vadeli bir şekilde bulunup kararlı olarak uygulanmalı dediğiniz gibi o maçlar çok önemli umarız kazasız belasız atlatırız.
 
Erkek Basketbol;
1- Yeni salon ne zaman erken biterse bizim için o kadar iyi olur. Hem ekonomik anlamda hem de sportif anlamda.
2- Salonun yapılacağını ve bütçenin artacağını düşünürsek bir sonraki A lisansı alımları için başvurmalıyız.
3- Yeni sezon öncesi futbol takımımızla birlikte Çin'e ABD'ye gidip hazırlıklarımızı orada yapabilir ve markamızı dünya çapında tanınabilir hale getirebiliriz.

Kadın Basketbol;
1- Marina Maljkovic gibi Dünyanın en iyi kadın hocalarından birine sahip olmamız bizim için büyük şans. Daha uzun süreler hocalığımızı yapması hem sportif başarı hem de altyapı için çok iyi olur.
2- Marina hocanın Sırbistan'daki okullarıyla kulübümüz işbirliği yapıp yapıp oradaki yetenekli gençleri burada oynatabiliriz.
3- Bütçenin kesinlikle artırılması gerekiyor. 3 sene önce ELW kazanmış ve bu sene de ELW oynayacak bir takıma belediye takımlarından bile daha az bütçe veriyoruz.
4- Yine erkek basketbol takımımız gibi sezon öncesi ABD'de hazırlık maçları yapabiliriz.

Engelsiz Aslanlar;
1- Şubeyi tek başına ayaktan tutan Sedat Hocamıza maddi-manevi gereken bütün destek verilmelidir. 1 milyon TL fazladan versek fakir olmayız ama şubenin gerçek gururu şubenin başarılı olmasını ve altyapıdaki gençlerin yetişmesini sağlarız. Bu da sosyal sorumluluk anlamında markamıza değer katar.
2- Galatasaray iyice arayı açmasın diye 2-3 senedir federasyon Beşiktaş'ı kolluyor ve destek veriyor. Bu lobinin önüne geçmeli yönetim.

Yönetim;
1, GS TV şifresiz HD yayına geçmeli ve yayını olmayan basketbol maçlarımızı yayınlamalıdır.
2- Basketbol formalarımız ve ürünlerimiz için Nike, Adidas gibi şirketlerle anlaşılmalı ve taraftara satışa çıkarılmalıdır.

Tüm bunlar olursa veya en azından çoğu olursa hem basketbol markamızın değeri hem de taraftarımızın basketbola ilgisi artar. Umarım yönetim bunun gibi projeleri düşünüyordur.
 
Galatasaray'ın basketbol şubesi zarar ediyor diye yola çıkılan bu sezonda gelinen durum ortada. Galatasaray markasını kimsenin böyle rezil etmeye hakkı yok. Yönetim o kadar dar görüşlü ki, zarar etmeyi sadece maddi harcamalar, gelir gider tablolarından, kaybedilen bir kaç milyon dolardan ibaret sanıyor. Can Topsakal denen şahısa göre Galatasaray basketbol şubesi son yıllarda şu kadar dolar zarar etmiş vs. Ya bu yıl Can Topsakal denen zatın kulübe açtığı zararın ölçüsü var mı? Asırlık bir markayı böyle yerlerde süründürmenin sonunda, o markayı geri canlandırmanın, zedelenen itibarını geri yerine koymak için ileride harcanması gereken milyon dolarların hesabı yapılabilir mi. İşte Böyle idrakten yoksun bir yönetim var. Başaramadınız, gereğini yapın, istifa edin. istifa da kulübe bir hizmettir, taraftara en azından bu hizmeti olsun çok görmeyin.
 
Yenilmez Armada adıyla anılan bir takımı Yenilen Armada'ya çevirenlere #YeterArtık


Galatasaray'ın bir spor kulübü olduğunu unutup amatör şubelerde küçülmeye gitmek için can atanlara #YeterArtık


Yıllardır herşey tamam,çok yakında Galatasaray'ın kendisine ait bir spor salonu olacak deyip hala ortaya birşey koyamayanlara #YeterArtık


Galatasaray basketbol takımının zirveye oynamasını sağlayacak bir sponsor bulamayanlara #YeterArtık


Söz konusu başarı karelerine girmek olunca birbirleriyle yarışıp Galatasaray basketbol şubesine destek vermeyen milyarder efendilere #YeterArtık


Tüm başarısızlıklarına rağmen istifa erdemine başvurmayan koçlara da #YeterArtık


Vizyonsuzluklarıyla Galatasaray'ın yıllarını çalanlara da #YeterArtık


Galatasaray sadece bir futbol takımı değildir ve Galatasaray ismini sadece futbol takımı temsil etmez !!
 
Bayram Kurtulmuş, durumu çok iyi anlatmışsınız. Size aynen katılıyorum.
Türkiye'de en önemli basketbol potansiyeli hala bizdedir. Bunu defalarca gördük.
Sadece bu potansiyeli ortaya çıkaracak ve bizi sürekli başarıya ulaştıracak bir akıla ihtiyaç var.
Biz antrenör getirip para harcamakla sorun hallolur zannediyoruz fakat çok ciddi bir organizasyon problemimiz var burada da en masum olan belki de kulüpteki profesyoneller.
Dünyadaki hangi antrenörü/oyuncuyu getirirsek getirelim, ciddi bir organizasyonumuz yoksa sürekli bir başarı sağlanamaz.
Oktay Mahmudi, Ergin Ataman ve Ekrem Memnun (hatta futbolda Fatih Terim) geldiler tüm iyi niyetleriyle ellerinden geleni yaptılar, başarı sağladılar. Şimdi neredeler ve biz neden bu antrenörlerin kendilerini geliştirebilecekleri ve sürekli başarının sağlanabileceği bir sistemi kuramadık? Suç kimde?
Avrupa'da başarı, Ali Sami Yen'in ortaya koyduğu bir hedef ve Galatasaray'ımızın kuruluş nedeni ise, bizde seçtiğimiz yöneticileri bu hedefi ne ölçüde gerçekleştiriyorlar ona göre değerlendirelim.
Yakın geçmişe bakınca, Faruk Süren, biraz da Ünal Aysal dışında bu vizyonu hedefleyen bir başkana sahip olamadığımız gibi halihazırda kulübü yöneten ve seçtiğimiz yönetici tipleri de tam bir facia.
 
Son düzenleme:
Yönetimin yaptığı çok büyük hatalar dışında şöyle bir gerçek de var. Mevcut Euroleague sistemi, bizimle diğer rakiplerimiz arasında ciddi bir haksız rekabet yaratıyor. Bugün, bunca yönetimsel yanlışlara rağmen, bir A lisansımız olsaydı, herşey mutlaka çok daha iyi bir noktada olurdu.

İlerleyen yıllarda, yeni salonumuz da olsa, iyi bir yönetime de kavuşsak, A lisansı alamadığımız takdirde, bu sırtımızda bir yük olarak her zaman bizi aşağıya çekecektir. Herşeyden önce, sponsorluk gelirlerini de ciddi şekilde kötü anlamda etkileyecektir.

Dolayısıyla,
Yönetimlerin uzun vadede mutlaka bu haksız rekabeti bir şekilde gidermesi gerekiyor. Bu ne şekilde olabilir?
Birincisi, lobi faliyetlerini sonuna kadar kullanıp, baskı yapıp, A Lisansı alınması yoluna gidilebilir.
Diğeri ise, belki daha yerli ağırlıklı bir kadro kurup, Adriyatik liginde mücadele etmek olabilir. Zira ben, Fenerbahçe ile rekabet edemeyen, onun rezerv takımından çok daha kötü bir Galatasaray izlemek istemiyorum.

Malesef FB Doğuş - Tahincioğlu BSL ilişkisi, Bayern Münih - Bundesliga ilişkisine benzemeye başlıyor. Bunda elbette federasyonların da büyük katkısı oldu. Burada malesef federasyonun bize çizdiği rol de figüranluk. Bu hesapları bozmamız gerekiyor diye düşünüyorum.
 
Köstek olunacak değil işbirliği yapılacak bir sponsor.

E tabi bunun için birazcık mamadan, ranttan,adı konulamaz hırslarınızdan arınmanız gerekiyor...
 
Can Topsakal ile Dursun Özbek devam ediyor deniyor. Statüko tarafından seçtirileceği kuvvetle muhtemel diye düşünürsek Topsakal ile şube küme düşme sıkıntısı yaşayacak gibi gözüküyor. Umarım doğru değildir diyeceğim ama Dursun Özbek'i düşününce doğru olma ihtimali ağır basıyor. Yarın listeler 18'de belli olacak. Mustafa Cengiz'in basketbol şubesinde yönetici adayı Yenilmez Armada'nın Milli oyuncusu Cihat Levent'miş.
 
Tam bir Dursun Özbek yöneticisi. Düşük profil, düşük iş ahlağı, bol skandal...

Sövdürdü ama şaşırtmadı. Allah sabrını da verir umarım...
 

Üst